Sanayi Odası Başkanları Yeşil Dönüşümü Konuştu

Sanayinin Yeşil Dönüşümü oturumda, yeşil dönüşümde sanayi şirketlerinin neler yapması gerektiği ve kamunun üstlenmesi gereken görev ve sorumluluklar değerlendirildi.

Oturumun açılışını yapan Okan Müderrisoğlu, "Konunun önemine değer veren her isim bu teşekkürden fazlasıyla payını alıyor. Fuarda ve salonda, salonun dışında öğrencileri ve gençleri görmekten büyük mutluluk duyuyorum. Konuştuğumuz konuların şimdiden ilgilerini çekmesi, her bir konuya bir şekilde girmeleri çok önemlidir.  Burada söylenenlerin bir işe yaramasını son derece önemsiyorum" ifadesini kullandı.

Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir de "iklim adaleti" konusuna değinerek, karbondioksit emisyonunun büyük kısmının dünyanın önde gelen ülkeleri tarafından yapıldığını söyledi. Özdebir, bu durumun faturasını dünyada bütün ülkelerin ödemek zorunda kaldığını ve iklim adaletsizliğinin ortaya çıktığını ifade etti.

Avrupa Birliği (AB) tarafından alınan tedbirlerle ülkelerin karbon emisyonunu sıfıra indirme çalışmalarının hız kazandığına dikkati çeken Özdebir, şöyle konuştu:

"Avrupa, çok önceden enerji yoğun işleri kendisinin doğusundaki ülkelere pasladı. Bizim ülkemizdeki birçok iş enerji yoğun işler haline geldi. Ülkemizin de çeşitli avantajları var. Yenilenebilir enerji bakımından ciddi kaynaklarımız bulunuyor. Bu kaynaklarımızı değerlendirmeye çalıyoruz. Ülkemizde hidroelektrik santralleri yapıldı, güneş enerjisine çok ciddi yatırımlar, çok sayıda rüzgar türbinleri görebiliyoruz."

Özdebir, sürdürülebilirliği hedeflerinin odak noktasına koyan yeni firmaların daha çok görüleceğini belirterek, bankaların da bu tür firmalar için hazırlıkları olduğunu dile getirdi.

ASO olarak üye firmaların karbon ve su ayak izlerinin hesaplanmasını sağladıklarını söyleyen Özdebir, sektörlerle ilgili neler yapılması gerektiği noktasında yaptıkları çalışmaları  anlattı.

İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan da bu zamana kadar dünyanın hor kullanıldığını, burada gelişmiş ülkelerin hata payının büyük olduğunu ifade etti.

Dünyanın kırmızı alarm verecek noktaya geldiğine işaret eden Bahçıvan, bu durumun artık sadece raporlarda değil, olağanüstü iklim krizleriyle de görüldüğünü bildirdi.

Bahçıvan, AB Yeşil Mutabakatı'nın artık hiçbir toplumun bu konunun dışında kalamayacağının göstergesi olduğunu, buna uymayanların geleceğin dünyasında yeri olmayacağını dile getirdi.

Sanayiciler olarak ileride rekabet edebilir hale gelmek için geleceğin tüketicilerinin görüşlerine dikkat etmeleri gerektiğini belirten Bahçıvan, şunları kaydetti:

"Gelecek tüketici, bir ürünün çevreye ne kadar zarar verdiğini veya ne kadar az verdiğini tartarak o ürünü tüketecek. Bu tüketim maddelerini satacak noktalarda koyacakları ürünlerdeki dikkat edecekleri en temel nokta bu olacak. Dolayısıyla biz sanayiciler olarak geleceğin pazarlarını şekillendireceksek en çok dikkat edeceğimiz nokta geleceğin tüketicilerini sahiplenmek, onları elimizde tutmak ve sürdürülebilirlik konusunda maksimum gayret göstermek olacak. Bu da üretim şekillerimizin, kullandığımız ürünlerin değişmesinden geçecek. Tesislerinizin kredi gücü, sürdürülebilirlik konusunda oluşturduğunuz değerden geçecek."

Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar da iklim zirvelerine ihtiyaç duyulmasına dikkat çekerek, “ Biz bugün neden iklim zirvesini konuşuyoruz. Çünkü yıllardır tüm dünya olarak har vurup harman savurduk ve iklimin ne kadar önemli hale geldiğini ancak anladık” dedi. EBSO’nun bu konularda önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini de vurgulayan Yorgancılar, “Biz kitap okumayı sevmeyen bir milletiz ama EBSO olarak farkındalık yaratmak için ona rağmen iki tane kitap hazırladık. Bir tanesi sanayi 4.0 . Bu kitabın altına ‘Uyum sağlayamayan kaybedecek’ diye yazdık. Bahsettiğim ikinci çalışmamızı da geçen yıl gerçekleştirdik. Bu da Yeşil sanayi rehberi. Bu konuda sanayicimizin hangi yol haritasını izleyeceğini tarif ettik. Bunu da üniversite sanayi işbirliğiyle gerçekleştirdik. Bu kitabın altına da ‘uyum sağlayamayan ihracat yapamayacak’ diye yazdık. diye konuştu. Yorgancılar konuşmasında eğitimin önemine de vurgu yaptı ve eğitimi öncelik olarak gördüklerini de vurguladı.

Yorgancılar, "Dünya ticareti Batıdan Doğu'ya dönüyor demiştim. Üretim gücü doğuya geçmeye başladı. Türkiye'nin de ürün çeşitliliği ve ürün yapabilme kabiliyeti çok. 81 ilde geri kazanım yapabilen organize sanayi bölgeleri kurulmasını hayal ediyorum. Bütün şehirlerin atıklarını belli merkezlerde toplayabilir" değerlendirmesinde bulundu.

GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi ise oturumdaki   konuşmasında, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin bugün tüm dünyanın sorunu haline geldiğini, kuraklıkla birlikte gıda güvencesi, su kaynaklarına ulaşım gibi temel yaşamsal ihtiyaçlar dahi tehdit altında olduğunu ve yaşanabilir bir dünya için gerekli olan tedbirlerin ivedilikle alınması gerektiğini söyledi.

Bu kapsamda AB tarafından iklim değişikliğinin önüne geçmek, ekonominin çevreyle uyumlu büyümesini sağlamak için 2019 yılının aralık ayında AB Yeşil Mutabakatı’nın oluşturulduğuna dikkati çeken Ünverdi, söz konusu mutabakatla Avrupa kıtasının 2050 yılına kadar net sera gazı emisyonlarının sıfıra indirilmesiyle iklim nötr kıtası olması amaçlanıyor. Avrupa Birliği’nin Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı olmasından dolayı Yeşil Mutabakat hepimizi yakından ilgilendiriyor. Türkiye toplam ihracatının yüzde 50’sini AB’ye yapmakta ve en çok yabancı yatırımı da AB’den alıyor” dedi.

Oturumun ardından konuşmacılara ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal ve ATO Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz tarafından zirveye katkılarından dolayı birer teşekkür plaketi verildi.

Sanayi Odası Başkanları Yeşil Dönüşümü Konuştu

Ankara Sanayi Odası tarafından Eko İklim Zirvesinde kapsamında düzenlenen “Sanayinin Yeşil Dönüşümü” oturumu Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu’nun moderatörlüğünde; Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar ve Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adnan Ünverdi’nin katılımıyla Congeresium Biotrend Salonu’nda gerçekleştirildi.

Sanayinin Yeşil Dönüşümü oturumda, yeşil dönüşümde sanayi şirketlerinin neler yapması gerektiği ve kamunun üstlenmesi gereken görev ve sorumluluklar değerlendirildi.

Oturumun açılışını yapan Okan Müderrisoğlu, "Konunun önemine değer veren her isim bu teşekkürden fazlasıyla payını alıyor. Fuarda ve salonda, salonun dışında öğrencileri ve gençleri görmekten büyük mutluluk duyuyorum. Konuştuğumuz konuların şimdiden ilgilerini çekmesi, her bir konuya bir şekilde girmeleri çok önemlidir.  Burada söylenenlerin bir işe yaramasını son derece önemsiyorum" ifadesini kullandı.

Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir de "iklim adaleti" konusuna değinerek, karbondioksit emisyonunun büyük kısmının dünyanın önde gelen ülkeleri tarafından yapıldığını söyledi. Özdebir, bu durumun faturasını dünyada bütün ülkelerin ödemek zorunda kaldığını ve iklim adaletsizliğinin ortaya çıktığını ifade etti.

Avrupa Birliği (AB) tarafından alınan tedbirlerle ülkelerin karbon emisyonunu sıfıra indirme çalışmalarının hız kazandığına dikkati çeken Özdebir, şöyle konuştu:

"Avrupa, çok önceden enerji yoğun işleri kendisinin doğusundaki ülkelere pasladı. Bizim ülkemizdeki birçok iş enerji yoğun işler haline geldi. Ülkemizin de çeşitli avantajları var. Yenilenebilir enerji bakımından ciddi kaynaklarımız bulunuyor. Bu kaynaklarımızı değerlendirmeye çalıyoruz. Ülkemizde hidroelektrik santralleri yapıldı, güneş enerjisine çok ciddi yatırımlar, çok sayıda rüzgar türbinleri görebiliyoruz."

Özdebir, sürdürülebilirliği hedeflerinin odak noktasına koyan yeni firmaların daha çok görüleceğini belirterek, bankaların da bu tür firmalar için hazırlıkları olduğunu dile getirdi.

ASO olarak üye firmaların karbon ve su ayak izlerinin hesaplanmasını sağladıklarını söyleyen Özdebir, sektörlerle ilgili neler yapılması gerektiği noktasında yaptıkları çalışmaları  anlattı.

İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan da bu zamana kadar dünyanın hor kullanıldığını, burada gelişmiş ülkelerin hata payının büyük olduğunu ifade etti.

Dünyanın kırmızı alarm verecek noktaya geldiğine işaret eden Bahçıvan, bu durumun artık sadece raporlarda değil, olağanüstü iklim krizleriyle de görüldüğünü bildirdi.

Bahçıvan, AB Yeşil Mutabakatı'nın artık hiçbir toplumun bu konunun dışında kalamayacağının göstergesi olduğunu, buna uymayanların geleceğin dünyasında yeri olmayacağını dile getirdi.

Sanayiciler olarak ileride rekabet edebilir hale gelmek için geleceğin tüketicilerinin görüşlerine dikkat etmeleri gerektiğini belirten Bahçıvan, şunları kaydetti:

"Gelecek tüketici, bir ürünün çevreye ne kadar zarar verdiğini veya ne kadar az verdiğini tartarak o ürünü tüketecek. Bu tüketim maddelerini satacak noktalarda koyacakları ürünlerdeki dikkat edecekleri en temel nokta bu olacak. Dolayısıyla biz sanayiciler olarak geleceğin pazarlarını şekillendireceksek en çok dikkat edeceğimiz nokta geleceğin tüketicilerini sahiplenmek, onları elimizde tutmak ve sürdürülebilirlik konusunda maksimum gayret göstermek olacak. Bu da üretim şekillerimizin, kullandığımız ürünlerin değişmesinden geçecek. Tesislerinizin kredi gücü, sürdürülebilirlik konusunda oluşturduğunuz değerden geçecek."

Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar da iklim zirvelerine ihtiyaç duyulmasına dikkat çekerek, “ Biz bugün neden iklim zirvesini konuşuyoruz. Çünkü yıllardır tüm dünya olarak har vurup harman savurduk ve iklimin ne kadar önemli hale geldiğini ancak anladık” dedi. EBSO’nun bu konularda önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini de vurgulayan Yorgancılar, “Biz kitap okumayı sevmeyen bir milletiz ama EBSO olarak farkındalık yaratmak için ona rağmen iki tane kitap hazırladık. Bir tanesi sanayi 4.0 . Bu kitabın altına ‘Uyum sağlayamayan kaybedecek’ diye yazdık. Bahsettiğim ikinci çalışmamızı da geçen yıl gerçekleştirdik. Bu da Yeşil sanayi rehberi. Bu konuda sanayicimizin hangi yol haritasını izleyeceğini tarif ettik. Bunu da üniversite sanayi işbirliğiyle gerçekleştirdik. Bu kitabın altına da ‘uyum sağlayamayan ihracat yapamayacak’ diye yazdık. diye konuştu. Yorgancılar konuşmasında eğitimin önemine de vurgu yaptı ve eğitimi öncelik olarak gördüklerini de vurguladı.

Yorgancılar, "Dünya ticareti Batıdan Doğu'ya dönüyor demiştim. Üretim gücü doğuya geçmeye başladı. Türkiye'nin de ürün çeşitliliği ve ürün yapabilme kabiliyeti çok. 81 ilde geri kazanım yapabilen organize sanayi bölgeleri kurulmasını hayal ediyorum. Bütün şehirlerin atıklarını belli merkezlerde toplayabilir" değerlendirmesinde bulundu.

GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi ise oturumdaki   konuşmasında, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin bugün tüm dünyanın sorunu haline geldiğini, kuraklıkla birlikte gıda güvencesi, su kaynaklarına ulaşım gibi temel yaşamsal ihtiyaçlar dahi tehdit altında olduğunu ve yaşanabilir bir dünya için gerekli olan tedbirlerin ivedilikle alınması gerektiğini söyledi.

Bu kapsamda AB tarafından iklim değişikliğinin önüne geçmek, ekonominin çevreyle uyumlu büyümesini sağlamak için 2019 yılının aralık ayında AB Yeşil Mutabakatı’nın oluşturulduğuna dikkati çeken Ünverdi, söz konusu mutabakatla Avrupa kıtasının 2050 yılına kadar net sera gazı emisyonlarının sıfıra indirilmesiyle iklim nötr kıtası olması amaçlanıyor. Avrupa Birliği’nin Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı olmasından dolayı Yeşil Mutabakat hepimizi yakından ilgilendiriyor. Türkiye toplam ihracatının yüzde 50’sini AB’ye yapmakta ve en çok yabancı yatırımı da AB’den alıyor” dedi.

Oturumun ardından konuşmacılara ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal ve ATO Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz tarafından zirveye katkılarından dolayı birer teşekkür plaketi verildi.